Enver GÜLER


KÖTÜ İNSAN ARAMA, ÖNCE KENDİNE BAK

Kötü insanı dışarıda arama; önce kendi kalbine bak. Çünkü kötülük başkalarında değil, insanın görmezden geldiği kendi gölgesinde gizlidir.


Hayat, koca bir aynadır aslında. Ne yansıtırsan, sana onu gösterir. İnsan bazen çevresinde kötü niyetli, vefasız, ikiyüzlü insanlardan şikâyet eder durur. “İyi niyetimin kurbanıyım” der, “kimseye güvenilmiyor” der, “dost bildiklerim sırtımdan vurdu” der… Ama hiç durup da kendine sormaz: “Ben nasıl bir insanım?”

Kötülük dediğimiz şey dışarıdan bulaşmaz. Çoğu zaman içimizde gizlenir, farkına varmayız. Başkalarının hatalarını büyüteçle ararken, kendi kusurlarımızı sümen altı ederiz. Oysa insanın en zor yüzleşmesi, kendi aynasıyla olandır. Çünkü herkes başkasını yargılamaya meraklıdır ama kendini sorgulamaya cesareti yoktur.

Birilerini kötü olarak damgalamak kolaydır. Ama peki ya biz? Biz gerçekten o kadar “iyi” miyiz?

Bir dostumuzun arkasından konuştuğumuzda, birine adaletsiz davrandığımızda, birinin hakkını yediğimizde, kul hakkı gözetmediğimizde… o zaman ne oluyor? O kötülük sadece başkasında mı var, yoksa içimizde de mi yeşeriyor?

Kötü insanı dışarıda aramak, kendi eksikliklerimizi görmezden gelmenin en rahat yoludur. Çünkü insanın kendi hatalarıyla yüzleşmesi acı verir. Ama o acı, kişiyi olgunlaştırır. Kendini sorgulayan insan, başkalarını yargılamaz; anlar, empati kurar, affeder.

Toplum olarak da en büyük yanılgımız bu. Herkes bir diğerini suçluyor. Hükümeti, komşuyu, akrabayı, iş arkadaşını, hatta aile bireylerini… Ama kimse aynaya bakıp da “benim payım ne bu işte?” demiyor. Oysa kötülük bir zincir gibidir. Birinin bencilliği, diğerinin kiniyle birleşir; birinin kibri, öbürünün suskunluğuyla beslenir. Sonra hep birlikte “dünya kötüye gidiyor” deriz.

 

İyilik de kötülük de insanla başlar.

Bir tebessümle, bir güzel sözle, bir haksızlığa sessiz kalmayarak başlar. Kötülükle mücadele etmek istiyorsan, önce içindeki iyiliği büyüt.

Başkalarının karanlığını değil, kendi ışığını çoğalt. Çünkü unutma, bir mum bile karanlığa meydan okuyabilir.

Sonuç olarak;

Kötü insanı aramakla ömür geçirme.

Kendini tanı, nefsini terbiye et, kalbini temiz tut.

İnsan önce kendiyle barışmadıkça, kimseyle barışamaz.

Ve unutma: “Kötü insan” senin sınavındır, ama asıl sınav sensin.