Haberlere bakıyorum, falan konuştu, filan filanla telefonda görüştü! E, ne görüştü; belli değil!
Millet bunları hiç mi hiç merak etmiyor. Merak ettiği nerede ne daha ucuz; ne nerede kampanyada!
Bugün sabahleyin belediyeye ait bir kafeye gittim. Emekli üç arkadaşım oturuyor. Daha oturur oturmaz, arkadaşım, “Tevhit Bey, çay 15,00 TL oldu, kafede bütün her şeye %50 zam yapmışlar” dedi. Şaşırmadım! “Artık çay ısmarlama yok, çay içmek isteyen çayını kendi alsın, içsin, istersen hemşerin sana ısmarlasın, siz ikiniz çay için, biz içmeyeceğiz” dedi. Şaşırdım! Alışırız buna da dedim; içimden!
Maaşlara 12 ve 15 oranında zam yapanlar bunları duysalar keşke!
Duyacak olsaydılar, devlet vergilerine %50, kiralara %55 zam yapmazlardı!
Hem duymuyorlar hem düşünmüyorlar ve yönetenlerin en büyük eksiği asla ve asla empati yapmıyorlar! Asgari ücretli veya düşül emekli maaşıyla insanlar normal hayat yaşayabildiler mi; mümkün değil elbette!
Emekli maaşları 40 dolar iken şimdi 400 dolar olmuşmuş! Emekli maaşı 2002’de 9 çeyrek altınken 2024’de 4 çeyrek altın oldu; onu söyleyin. 3 yıl önce 100 gramlık kahve 5,00 lira iken 65,00 lira oldu deyin!
Markete her girişte elimizin titrememesi mümkün değil! Bir de artık vaat etmeyin ve dalga geçmeyin!
Bir de fırsatçılar var! Bunlar bazı özel buzdolabı, çamaşır makinesi, televizyon, doğalgaz tamircileri, bazı oto tamircileri ve hele ki evden hizmet veren, dükkânı olmayan seyyar ve bağlantısız elektrik, su ustaları! Allah merhamet versin. Bir hesapladım elektrikçinin benden aldığı saatlik paraya baktım, maaşıma baktım, yanlış iş yapmışız dedim, elektrikçi olacaktık. Sonra haram ettim, yüzüne de söyledim, tabii, içim sızlayarak!
Dünürümün aracının bakımı için ustaya gittik, baktı, yaptı, masada iki dakika hesap yaptı, 3.400 TL dedi. Belki doğrudur, ancak ne adisyon ne fiş ne fatura(!). Böyle olmaz, böyle olmamalı!
İnsanlar evlerinde herhangi bir aletleri bozulduğunda gama yasa batıyorlar. Çünkü aldığı maaş belli, servis ücreti adı altında alınan para ile iş bitimi istenen para açlık sınırında yaşayan insanlarım kâbusları oldu!
Hele bir de ramazan gelsin, o zaman göreceğiz, fiyatların fakir fukaranın üstünde nasıl tepindiğini! Her sene öyle olur ya; ramazanın ilk günü kafa zamları nasıl olacak; göreceğiz, nasip olursa! M. Tevhit Gülseven
