Erkan ÇAKILLI

Tarih: 20.07.2025 10:53

HADDİNİ BİLMEK

Facebook Twitter Linked-in

Bugüne kadar hayatımda yaptığım her işi elimden geldiğince profesyonelce yapmaya gayret ettim. Ne işin küçüğüne baktım, ne büyüğüne kafa taktım. Yapılması gereken ne varsa, sorumluluğunu alıp en iyisini yapmaya çalıştım. Sadece kendi yolumu çizmekle kalmadım, birlikte yürüdüğüm yolda daha az tecrübeli arkadaşlara da bildiğim kadarıyla destek olmayı bir sorumluluk bildim.

Ama bir “ama” vardır ki, o sınırı geçti mi hiçbir iyi niyet geçerli olmaz:
Ukalalığa, had bilmezliğe ve saygısızlığa asla tahammül etmedim.
Bu üçü bir araya geldiğinde, işin rengi değişir. Çünkü bir insanın bilgisi ya da tecrübesi olabilir ama eğer edebi yoksa, onun kim olduğu, ne iş yaptığı, hangi unvanı taşıdığı benim için hiçbir anlam ifade etmez.

Hayatta en çok önem verdiğim şeylerden biri haddini bilmektir. Çünkü had bilmek; karakter göstergesidir, insan olmanın ilk basamağıdır. Kibirle karışan bilgi, başkasını küçümseyen bir tavırla sunuluyorsa; o bilgi değil, zehirdir. Herkesin her şeyi bilemeyeceği gibi, herkesin herkese üstünlük taslama hakkı da yoktur. Hele ki bu toplumda birlikte yaşıyor, birlikte çalışıyor, birlikte üretiyorsak…

Benim için önemli olan duruş. Saygı, nezaket ve hakkaniyetle yaklaşan herkesin yanındayım. Tecrübemi paylaşırım, fikrimi söylerim, elimden ne geliyorsa katkı sunarım. Ama kendini vazgeçilmez sananlara, başkalarını küçümseyerek yükselmeye çalışanlara, üstten bakanlara söyleyecek tek sözüm var:
"Yol verin, biz işimize bakalım."

Sonuç olarak; işin büyüğü küçüğü olmaz, saygının ve edebin olduğu yerde gerçek değer ortaya çıkar. 
Geri kalan sadece gürültüden ibarettir.

Saygılar ve sevgilerle…


Orjinal Köşe Yazısına Git
— KÖŞE YAZISI SONU —